Çocuklar kendilerine has sosyal hayatları olan bireylerdir. Öncelikle tüm tedavi prosedürlerinde onları bir birey olarak kabul edip tüm tedavi sürecine onları dahil etmemiz gerekmektedir.
Bu süreç henüz klinikte ilk karşılaşmamızdan başlamaktadır. Hep söylerim. Etkili bir iletişimin çözmeyeceği sorun yoktur.
Çocuklar neden korkarlar, öncelikle bunu çözmemiz gerekmektedir. Aslen bilinmez hepimizi korkutur. Çocukları daha fazla. Dolayısıyla çocuk odaklı, onu anlayarak ilerlemek en doğrusu olacaktır.
Bunun yanında arkadaşları tarafından kendisine aktarılan egzajere edilmiş deneyimler onu korkutmuş olabilir ya da estetik kaygıları sebebiyle sosyal bütünlüğünü koruma isteği sebebiyle işlemlerden çekiniyor olabililir.
Tüm bunlar çocukları tüm süreçlerde hiç yalan söylemeden, süreçleri dolambaçlı yollarla kaçak dövüşerek değil olanca gerçekliğiyle kendisinin anlayacağı dilden konuşarak çözümlenebilir.
Dişsel düzeltimler her yaşta tedavi edilebilmektedir. Ancak iskeletsel yaklaşımlar için müdahale etmemiz gereken ideal süreler vardır. Bu sürelerin aşımı olmaksızın uygun randevular ve görüşmeler ile sürecin yönetilmesi en doğrusudur.
Estetik kaygıları olan çocuklar için ise şeffaf plaklar ile ortodontik tedavi de ideal bir yaklaşım olacaktır. Yapılan araştırmalar ortodontik tedavi esnasında yaşanan ağrı algısının şeffaf plaklarla yapılan ortodontik tedavilerde daha az olduğunu göstermiştir.
Saygılarımla
Uzm. Dt. Melike TOKMAK ATAPEK
